KONUŞMADA GECİKME ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN OKUL ÖNCESİ ÇOCUKLARIN DEMOGRAFİK VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ


Creative Commons License

Mercan Işık C., Öztürk M.

3.Doğu pediatri kongresi, Diyarbakır, Türkiye, 28 Eylül - 01 Ekim 2023, ss.514-515

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Diyarbakır
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.514-515
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Deneyim ve hedefler: Dil ve konuşma, kaba ve ince motor beceriler, sosyal ve kişisel beceriler, günlük yaşam aktiviteleri ve biliş ile birlikte çocuk gelişiminin veya nörogelişimin ana alanlarından ikisidir. Konuşma veya dil geriliği, çocuğun konuşma veya dili doğru sırada ancak beklenenden daha yavaş bir hızda geliştirmesidir. Konuşma ve dil sorunları için potansiyel risk faktörleri arasında erkek cinsiyet, ailede konuşma veya dil bozukluğu öyküsü, düşük ebeveyn eğitimi ve çeşitli perinatal risk faktörleri (örneğin prematüre, doğum güçlükleri ve düşük doğum ağırlığı) yer almaktadır. Çocuklar okula başlamadan önce dil ve konuşma sorunlarının tespit edilmesi, bu sorunlar örgün eğitimi ve davranışsal uyumu etkilemeden önce erken müdahalelerin başlatılmasını teşvik edebilir. Bu çalışmada konuşmada gecikme şikayeti ile başvuran hastaların klinik ve demografik özelliklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Metotlar: Çalışmaya Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Psikiyatri polikliniğinde yapılmıştır. 01.01.2022 ile 01.01.2023 tarihleri arasında konuşmada gecikme şikayeti ile başvuran 6 yaş ve altı çocuklar çalışmaya dahil edilmiştir. Başvuran çocukların klinik ve demografik özellikleri retrospektif olarak incelendi.

Sonuçlar: Çalışmaya 159’u (%66.5) erkek, 80’i (%33.5) kız çocuk olmak üzere 239 çocuk alınmıştır. Çocukların başvuru sırasındaki yaşları 40.67±13.08 ay olarak saptandı. Çocuklara en sık konulan tanılar sırasıyla 128 (%53.6) çocukta dil gelişiminde gecikme (izole), 93 (%38.9) çocukta genel gelişim geriliği, 12 (%5.0) çocukta otizm spektrum bozukluğu ve 2 (%0.8) çocukta enürezis-enkoprezis olarak saptandı. Dört (%1.7) çocuğun ise bilişsel gelişiminin normal olduğu saptanmıştır. Çocukların 25’inin (%10.5) ek medikal hastalığının olduğu saptanırken 214 (%89.5) çocukta komorbid medikal hastalık saptanmadı.

Kararlar: Konuşma geriliği şikayeti ile başvuran olguların hem genel gelişimleri hem de eşlik eden diğer nörogelişimsel problemler açısından daha kapsamlı değerlendirilmeleri önerilmektedir. Dil ve konuşma gecikmesi ve bozukluğu olan çocukların erken teşhis edilmesi, bu sorunlar öğrenme becerilerini ve davranışsal uyumu etkilemeden önce erken bir aşamada müdahale edilmesine ve daha iyi sağlık, akademik ve sosyal sonuçlara ulaşılmasına olanak sağlayacaktır.

Anahtar Kelimeler: Konuşmada gecikme, okul öncesi dönem, bilişsel gelişimde gecikme, dil gelişim geriliği