Doğan M., Taşkın T.(Yürütücü), Şenkardeş İ., Rayaman E., Tatar E., Elçioğlu H. K.
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Araştırma Projesi, 2022 - 2023
Bitkilerin ürettiği doğal ürünler olan primer ve sekonder metabolitler doğrudan veya dolaylı olarak günümüzde tedavide
kullanılabilecek ilaç adayları için en temel ürünlerdir. Bundan dolayı bitkiler ve bitkilerin taşıdığı bu bileşikler üzerinde yapılan bilimsel
araştırmaların sayısının her geçen gün arttığı görülmektedir. İnflamasyon hastalıkların çoğunun tedavisinde yaygın olarak kullanılan
nonsteroid antiinflamatuar (NSAİ) ilaçlar, özellikle mide tahrişi ve mide ülseri oluşumuna yol açan çeşitli yan etkilere yol
açabilmektedir. Bu nedenle inflamatuar hastalıkların özellikle kronik tedavisinde kullanılmak üzere yüksek tedavi olanaklı ve yan
etkilere en az düzeyde olacak şekilde yeni antiinflamatuar ajan arayışı devam etmektedir. Modern tıpta diyabet tedavisi için insülin ve
antidiyabetikler kullanılmakta olmasına rağmen özellikle gelişmekte olan ülkelere bu ilaçların sağlanması, saklanması, uygulanması
gibi nedenlerden dolayı alternative olarak yeni, doğal veya sentetik antidiyabetik ilaç arayışlarına yönelim başlamıştır. Enfeksiyon
hastalıklarının tedavisinde kullanılan antimikrobiyal ilaçlara karşı yaygın olarak direnç gözlenmekte ve bunun sonucunda
antimikrobiyal tedavi yetersiz ve hatta imkansız hale gelebilmektedir. Bu nedenle günümüzde özellikle doğal kaynaklar olmak üzere
enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde kullanılabilecek yeni moleküllere ihtiyaç duyulmakta ve bu konudaki çalışmalar hızla
artmaktadır. Bunun yanında enfeksiyon hastalıklarının gelişiminde önemli bir faktör olan biyofilm oluşumunun engellenebilmesi ve
vücudumuza giren bir patojen mikroorganizmanın enfeksiyon yapma yeteneğinin bloke edilmesini sağlayacak anti-enfektif bileşiklerin
bulunması enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde daha başarılı sonuçlar alınmasını sağlayabilir. Tıbbi bitki ekstrelerinin doğal kaynaklar
olması, yüksek etkinlik göstermesi önemli avantajlar sağlarken, doz ayarının yapılmasında güçlük çekilmesi, hedefe yönelik tedavi
sağlama oranının oldukça düşük olması, istenmeyen yan etki ve toksik etki gösterebilmesi gibi durumlar ise dezavantajlarını
oluşturmaktadır. Tıbbi bitki ekstrelerinin dezavantajların üstesinden gelebilmek ve daha etkili bir kullanım profili oluşturabilmek
amacıyla amaca uygun çeşitli taşıyıcı sistemler kullanılmaktadır. Bilgisayar destekli yöntemler ilaç keşfinde merkezi bir rol
oynamaktadırlar. Bu yöntemler klasik yöntemlere göre yeni ilaç adayları belirlemede daha hızlı ve daha düşük maliyetlidir. Teucrium
türlerinin 2000 yılı aşkın süredir hastalıkların tedavisinde halk tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Bu cinste yer alan türlerin halk
tarafından diyabet, intestinal kolik, hemoroid, romatizma, karaciğer rahatsızlıklarında, soğuk algınlığı, mide rahatsızlıklarında ve
gastrointestinal hastalıklarda kullanıldığı bilinmektedir. Bu nedenlerden dolayı, bu projenin amacı, ülkemizde yetişen ve üzerinde
sınırlı sayıda çalışma yapılmış olan Teucrium chamaedrys subsp. chamaedrys ve T.divaricatum subsp. villosum türlerinin topraksüstü
kısımlarından farklı tüketme yöntemleri (süperkritik akışkan ekstraksiyon, maserasyon, infüzyon, dekoksiyon) ile farklı ekstreler elde
etmek(ı), in vitro yöntemleri (anti-enflamatuar, anti-diyabetik, antimikrobiyal) sonucunda güçlü aktivite gösteren ekstrelerin ve bu
ekstrelerden hazırlanacak lipozomların in vivo biyolojik aktivitelerini(anti-enflamatuar, anti-diyabetik) ve toksisitelerini incelemek(ıı),
biyoaktif ekstrelerin içerdiği fitokimyasal bileşiklerin kalitatif ve kantitatif analizi için yeni bir yöntem geliştirmek ve geliştirilen bu
yöntemin validsyonunu yapmak (ııı) ve bitkilerden analiz edilen bileşiklerin enzim inhibisyon sonuçlarını