Arslan S. (Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2015 - 2017
Kırım-Kongo
Kanamalı Ateşi (KKKA) kene üzerinde taşınan bir arbovirüs olan Kırım Kongo
Kanamalı Ateşi Virüsünün neden olduğu ve aniden başlayan yüksek ateş, şiddetli
baş ağrısı, baş dönmesi, sırt ve karın ağrısıyla karakterize bir hastalıktır.
KKKA virüsü negatif polariteli RNA genomuna sahip, Bunyaviridae familyası
Narovirus genusuna aittir. Bu hastalık Afrika, Asya ve Avrupa’nın büyük bölümünde
dönem dönem görülmektedir ve ölüm oranı yaklaşık olarak %15 dir. Mikro RNA’lar
(miRNA) mRNA ile etkileşime girerek gen ekspresyonunun transkripsiyon sonrası
düzenlenmesinden sorumlu, küçük, kodlama yapmayan RNA’lardır. MiRNA’lar virüs
konak ilişkisinde ve virus patogenezinde anahtar rol oynamaktadırlar. Bu miRNA değişiklikleri viral infeksiyon süresince
tedaviye cevap, prognoz ve tanı için faydalı biyomarkırlar olarak hizmet
edebilir.
Bizim çalışmamızda dünyada ilk defa KKKA hastalarında
mikroarray yöntemi kullanarak miRNA ekspresyon profilleri araştırılmıştır. KKKA
hasta ve kontrollerden kan örnekleri alınmıştır. MiRNeasy Mini kit (Qiagen)
kullanarak total RNA izole edildi. MirBase Ver 21 (Agilent Teknolojisi)
kullanarak mikroarray analizi yapıldı. MiRNA ekspresyon sonuçları Genespring
(Ver 3.0) kullanarak analiz edildi.
KKKA
hastalarına ait 15 adet miRNA’nın ekspresyonu kontrol grubundan istatistiksel
olarak önemli bulundu. Hasta grubuyla kontrol grubu karşılaştırıldığında 5
miRNA yukarı düzenlenme, ancak 10 miRNA aşagı düzenlenme gösterdiği bulundu.
Akut ve konvelasanlar hastalar arasındaki mikroarray verileri karşılaştırılması
sonucunda 8 adet miRNA istatistiksel olarak önemli derecede arasında
farklılaşmıştır ve 6 adet miRNA yukarı yönlü düzenlenirken, 2 adet miRNA aşagı
yönlü düzenlenmiştir. Hastalığı hafif geçiren ve şiddetli geçiren bireyler
arasında miRNA ekspresyon verilerinin karşılaştırılmasında 28 miRNA
istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Ölen bireylerle sağlıklı bireyler arasındaki
karşılaştırmada168 miRNA önemli bulunmuştur. Bu çalışmadan elde edilen
sonuçlar KKHA patogenezinde miRNA’ ların rolünü anlamamıza katkı sağlayacaktır.
İlaveten bu çalışmanın sonuçlarından elde edilecek verilerin, gelecekte
miRNA’ların kullanımıyla KKKA infeksiyonuna karşı antagomir temelli tedavi geliştirilmesi için bir veri kaynağı
olması mümkündür.