Arslan Ö., Demir M. (Yürütücü)
Diğer Resmi Kurumlarca Desteklenen Proje, 2017 - 2018
2000'li yıllarda
yaşanan muhasebe ve denetim skandalları başta yatırımcılar, işletme sahip ve
çalışanları olmak üzere devlet, kredi verenler, işletmeyle ticari ilişkide
olanlar gibi birçok kesime zarar vermiştir. Hileli finansal raporlamanın
işletme içi ve dışı çıkar gruplarına zarar vermesi, muhasebe ve denetim
mesleğinin ciddi anlamda sorgulanmasına ve denetçilerin eleştirilmelerine sebep
olmuştur. Bütün bu olaylar neticesinde muhasebe, denetim ve kurumsal yönetim
alanlarında ardı ardına düzenlemelere gidilmiştir. Bu tezde, hileli finansal
işlemlerin tespit edilme sıklıklarının düzeyi, iç denetim sisteminin hileli
finansal raporlamayı önlemedeki rolü, denetim standartları açısından bağımsız
denetçinin hileye karşı sorumluluğu ve finansal skandallarda tarafların
sorumluluğu hakkında deneklerin görüşlerini tespit etmek amaç olarak
belirlenmiştir. Bu amaçları gerçekleştirmek için Türkiye'de faaliyet gösteren
bağımsız denetim şirketlerinde çalışan toplam 300 bağımsız denetçi üzerinde
2017 Haziran-Ağustos döneminde bir anket uygulanmıştır. Anket verileri SPSS 20
paket programından yararlanılarak analiz edilmiştir. Araştırmanın Cronbach's
Alpha güvenirlik katsayısı 0,772'dir. Elde edilen verilerin analizi sonucunda
deneklerin hileli finansal işlemlerden "stok değer düşüklüğünün
ayrılmaması" işlemine daha çok rastladıkları bulgusu elde edilmiştir. İç
denetim sisteminin hileli finansal raporlamayı önlemedeki rolüne ilişkin
ifadelerden "iç denetçinin denetim standartlarını bilmemesi hileli
finansal raporlama yapılma riskini artırır" ifadesinin daha çok
benimsendiği ve denetim standartları açısından bağımsız denetçinin hileye karşı
sorumluluğuna ilişkin ifadelerden ise "bağımsız denetçinin uluslararası
denetim standartları çerçevesinde hata ve hilelerin bulunması ve raporlanması
konusundaki sorumluluğu "... makul güvence vermek" çerçevesinde
sınırlı bir sorumluluktur" ifadesine daha çok katılım gösterildiği
saptanmıştır. Son olarak da deneklerin finansal skandallarda tarafların
sorumluluğuna ilişkin ifadelerden "iç kontrolün yetersizliği"
ifadesine daha çok katılım gösterildiği tespit edilmiştir.