AİLE HEKİMLİĞİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN GELENEKSEL VE TAMAMLAYICI TIP UYGULAMALARI HAKKINDA BİLGİ VE DAVRANIŞLARI


Odabaş Ö. K., Ağadayı E.

13. Aile Hekimliği Güz Okulu, Antalya, Türkiye, 16 - 20 Ekim 2019, ss.216

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.216
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Tüm dünyada uzun yıllardır uygulanmakta olan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) uygulamaları son yıllarda ülkemizde Sağlık Bakanlığının sertifikasyon programları ile beraber doktorlar tarafından daha iyi bilinmeye ve uygulanmaya başlamıştır. Bu tedaviler, kronik hastalıkların tıbbi tedavisinin desteklenmesi ve tıbbi tedavi ile düzelme göstermeyen bazı spesifik ve nonspesifik semptomların düzeltilmesi amacıyla halk tarafından da ilgi görmektedir. Bu çalışmanın amacı kırsal bir kesimdeki hastaların GETAT hakkındaki bilgi düzeyini ve davranış biçimlerini belirlemek, hangi semptomlar için bu tedavilere eğilim gösterdiklerini saptamaktır

Gereç ve Yöntem: Araştırmamız tanımlayıcı kesitsel tipte bir çalışmadır. Çalışma kriterlerine uyan ve çalışmaya katılmaya gönüllü olan kişilere anket yüzyüze görüşülerek uygulanmaktadır. Araştırmacılar tarafından literatür taraması ile oluşturulan ankette bulunan 19 soru, hastaların sosyodemografik özellikleri, görüş ve fikirlerini içermektedir. İstatistiksel analizler için SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows Version 18 paket programı kullanılmıştır.

Bulgular: Çalışmaya katılan 120 kişinin yaş ortalaması 58,6±15,3’tür (Tablo1). Kronik hastalıkları incelendiğinde en sık hipertansiyon (%44,2) ve diabetes mellitus (%25) tespit edildi. Katılımcıların tamamlayıcı tıp yöntemlerini bilme durumları sırası ile sülük tedavisi (n=88, %77,3), kupa tedavisi (n=72, %60,0), akupunktur (n=67, %55,8), fitoterapi (n=54, %45,0), hipnoz (n=44, %36,7), ozon tedavisi (n=23, %19,2), mezoterapi (n=16, %13,3), osteopati (n=10, %8,3), apiterapi (n=9, %7,5), müzik tedavisi (n=8, %6,7), refleksoloji (n=6, %5,0), larva tedavisi (n=5, %4,2), proloterapi (n=2, %1,7) idi. Homeopati ve kayropraktik’in ne olduğunu hiçbir katılımcı bilmiyordu. Bu uygulamalar hakkında bilgi edindikleri kaynak en sık medya (n=75, %62,5) iken en nadir doktor (n=17, %14,2) olarak tespit edildi. Daha önce tamamlayıcı tıp yöntemlerinden herhangi birisini yaptıranların sayısı 25 (%21,2) olup, 16 kişi (%64,4) fayda gördüğünü, 8 kişi (%36) ise ne fayda ne zarar gördüğünü belirtmiştir. Daha önce bu tedavileri yaptırmayanlar ise bu konuda bilgisi olmadığı için (n=55, %61,8), yakınlarında yaptıracağı bir merkez olmadığı için (n=27, %30,3), ihtiyacı olmadığı için (n=11, %12,8) ve maddi olarak gücü yetmediği için (n=4, %4,5) yaptırmadığını belirtirken, 20 (%22,5) kişi bu tedavilerin iyileştirici gücü olmadığını düşündüğü için yaptırmamıştı (Tablo2).

Sonuç: Bu çalışmada GETAT yöntemlerinin bilinme ve yaptırma oranı çok düşük olup ve bilgi kaynağını çoğunlukla medyanın oluşturduğu, doktor tarafından bilgilendirmenin çok düşük olduğu görülmüştür. Yaşadıkları kırsal bölgede uygulama merkezinin olmamasının da bilgi ve ilgi düzeyindeki düşüklükle ilişkili olduğu düşünülmektedir.