ÇOCUKLUK ÇAĞI HİPERTANSİYONUNDA, ETİYOLOJİ, KLİNİK VE LABORATUVAR BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ


Işık G., İpek S.

SBÜ İZMİR TIP FAKÜLTESİ PEDİATRİ KONGRESİ, İzmir, Türkiye, 5 Eylül - 06 Ekim 2025, ss.51-52, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.51-52
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Hipertansiyon, kardiyovasküler komplikasyonları

nedeni ile morbiditesi ve mortalitesi yüksek, hem çocukları

hem erişkinleri etkileyen, her geçen gün sıklığı artmakta

olan bir halk sağlığı sorunudur. Genetik faktörler, sedanter

yaşam, artan obezite, fastfood tarzında beslenme, uyku

sorunları tansiyon yüksekliğine etki eden faktörlerdendir.

Çalışmamızda, çocukluk çağı hipertansiyonunda, etiyoloji,

klinik ve laboratuvar bulgularını değerlendirmeyi ve çocukluk

çağı hipertansiyonuna dikkat çekmeyi amaçladık.

Yöntem: Çalışmaya, Üniversitemiz Tıp Fakültesi çocuk

nefroloji kliniğine, Ocak 2022 ve Temmuz 2025 tarihleri

arasında başvuran, muayene esnasında hipertansif olduğu

tespit edilen ve hipertansiyon tanısı 24 saatlik yaşam içi kan

basıncı izlemi ile doğrulanan, 3-18 yaş arası çocuklar dahil

edildi. Hastaların, yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, başvuru

şikayetleri, laboratuvar bulguları, ekokardiyogramları, üriner

sistem ve renal doppler ultrasonografi bulguları ve göz

muayene bulguları retrospektif olarak tarandı.

Bulgular: Çalışmaya 3-18 yaş, 111 hasta alındı. Hastaların

yaş ortalaması: 14±2,8 idi. 70 (%63) erkek ve 41 (%37)

kız hastaydı. Hastaların vücut kitle indeksi 27,5±6,8 idi.

Hastaların %31,5’ inde semptom gözlenmezken, %34,2’ si

çarpıntı, %28,8’ i baş ağrısı, %3,6 ‘sı göğüs ağrısı, %1,8’

i baş dönmesi şikayeti ile başvurdu. Hastalarımızı vücut

kitle indeksine göre sınıfladığımızda, 26 hasta (%23,4)

fazla kilolu, 34 hasta (%23,4) hasta obez ve 5 hasta (%

4,5) morbid obezdi. Hastaların %17,8’inde hiperlipidemi

gözlenirken, 45 hastada (%40,5) hepatosteatoz saptandı. HT

tipine bakıldığında sistolik HT 49 hasta (%44,1), diyastolik

HT 14 hasta (%12,6), sistolodiyastolik HT 48(%43,3)

- 52 -

Hastaların %13,5’ inde hipertansif retinopati saptanırken,

%2,7‘inde hiperürisemi ve %12,6’sında mikroalbüminüri

gözlendi. Hastaların % 55’inde evre 1 HT, %45’ inde evre

2 HT saptandı. Hastaların 5’inde renal doppler US’de renal

arter stenozu saptandı. Diğer hastalarımız esansiyel HT tanısı

aldı. Ekokardiyografi bulgularına bakıldığında 4 hastada

sol ventrikül hipertrofisi, 1 hastada dilate kardiyomiyopati

görüldü. Vücut kitle indeksi arttıkça hepatosteatozda artış

olduğu ve hepatosteatozun sistolodiyastolik HT olanlarda

daha fazla olduğunu saptadık (p < 0,05).

Sonuç: Obezite ve hipertansiyon çocukluk çağında ciddi bir

sağlık sorunu ve halk sağlığı sorunu olarak ele alınmalıdır.

Asemptomatik vakaların sıklığı nedeniyle 3 yaş üzeri tansiyon

ölçümü fizik incelemenin bir parçası olmalıdır. Egzersiz ve

doğru beslenme alışkanlıkları çocukluk çağından itibaren

yaşam tarzı olarak benimsenmelidir. Hastalar retinopati,

mikroalbüminüri ve kardiyovasküler komplikasyonlar

açısından izlenmelidir.

Anahtar Kelimeler: Çocukluk çağı hipertansiyonu, obezite,

retinopati, mikroalbüminüri