Ekonomik Krizlerin Aşılmasında KOBİ’lerin Rolleri: 1994-2000-2001 ve 2008 Krizleri Karşılaştırmalı Türkiye Örneği


Uzun A.

Uluslararası İstanbul İktisatçılar Zirvesi II, Küresel Kriz Sonrası İktisat Politikaları, İstanbul, Türkiye, 13 - 14 Mayıs 2010, cilt.2, ss.158-172

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 2
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.158-172
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

2007 yılı sonu itibariyle baş gösteren mali krizin sonuçları işsizlik gibi kimi faktörlerde henüz hissedilebilmiş ve muhtemelen de ilerleyen dönemlerde daha fazla hissedilebileceği anlaşılmıştır. Bugün gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeler önümüzdeki yıllarda belki de sona ermekte olmasına rağmen krizin sonuçlarının daha uzun süre devam edeceği hususunda ortak bir kanaate sahiptirler. Krizin bir yılı aşkın bir süredir devam ediyor olması sonuçlarının da buna paralel olarak uzun süre devam edeceği tezini desteklemektedir. Mali krizlerle ilgili tecrübeler göstermektedir ki kriz sonrası ekonominin yeniden normalleşmesi süreci hiç de kolay olmamakta hatta birçok durumda kriz öncesini yakalamak on yıllar alabilmektedir. Örneğin 2001 krizi sonrası Türkiye gibi birçok gelişmekte olan ülke işsizlik anlamında henüz kriz öncesi değerlere ulaşamadan yeni bir krize yakalanmıştır.

Krizin sona erdirilmesi ve etkilerinin azaltılması amacıyla organize edilen uluslararası toplantılarda IMF WB ve ILO gibi uluslararası kurum ve kuruluşların değişen şartlara karşı yetersizlikleri, gerekli kurumsal değişiklikler ve tekrar normalleşme sürecinde üstlenebileceği roller tartışılmaktadır. En son Eylül 2009’da ABD’de gerçekleştirilen G20 zirvesinde de öncelikli gündem bu konular üzerinde yoğunlaşmıştır. Makro düzeyde bu kurum ve kuruluşların rolleri, etkililiğinin artırılması ve yeniden yapılandırılması gibi çözümler geliştirilirken esas mikro düzeyde uygulanabilecek politikalar gözden kaçırılmamalıdır.

Ülkelerin ulusal bazlı ilgilendikleri çözümlere bakıldığında da ise yoğunluklu olarak, sahip oldukları işgücü ve sermaye birikimi dolayısıyla, büyük ölçekli işletmelerin tekrar normalleşme sürecine girebilmeleri üzerine öncelikli gündem oluşturdukları görülmektedir. Buna karşın ekonomideki etkileri ve dağılımları dolayısıyla yaygın kalkınmayı ve dengeli ekonomik dağılımı sağlayan Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin sıkıntılarına dair çözümler henüz ciddi bir gündem konusu olabilmiş değildir. Ekonomik anlamda esas desteğin sağlanması gereken alanın KOBİ’ler olduğu dillendirilmesine karşın uygulamada gerçekleştirilen ekonomi politikalarının tam da böyle olmadığı en azından zamanlama açısından bu durumun beklentiler düzeyinde gerçekleşmediği gözlemlenmektedir. Bu anlamda öncelikli olmasa bile en azından ağırlıklı olarak KOBİ’lerin kriz sonrası desteklenmesi ve KOBİ’lere dair kriz sonrası normalleşme süreçleri değerlendirilmelidir.

Bu çalışmada KOBİ’lerin ekonomi içerisindeki rolleri ve ekonomiye katkıları değerlendirilerek kriz sonrası dönemde KOBİ’ler açısından uygulanabilecek ekonomi politikalar ele alınacaktır. Özellikle 1997 2001 ve 2002 krizleri karşılaştırılarak yaşanan mali krizin olumsuz sonuçlarının asgariye indirilmesi ve sürecin en kısa sürede atlatılabilmesi için gerekli destekler istihdam, büyüme ve bölgesel kalkınma bağlamında ele alınacaktır. Çalışmanın uygulama alanını Türkiye KOBİ piyasaları oluşturmakta ve KOBİ’ler için uygulanabilecek istihdam, mali teşvikler ve örgütlenme gibi ekonomi politikaları incelenecektir.

KOBİ’lerin işgücü istihdamı, bölgesel kalkınma ve dengeli gelir dağılımı üzerindeki olumlu etkileri dikkate alındığında önümüzdeki dönemlerde KOBİ’lerle ilgili daha etkili ekonomi politikalarının gündeme alınması kaçınılmazdır. KOBİ’lerin ekonomiye katkıları değerlendirildiğinde bu uygulamaların onlara lütfedilmiş sıradan politikalar olmadığı tam tersi ekonominin geleceğini etkileyecek asıl gereklilikler olduğu daha iyi anlaşılacaktır.