Dünyadaki Tarımsal Gelişmeler ve Türkiye’deki Tarımsal Politikaların Değerlendirilmesi


Creative Commons License

Uzun A.

1. Uluslararası Balkanlarda Tarih ve Kültür Kongresi, Priştine, Kosova, 10 - 16 Mayıs 2009, ss.359-374

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Priştine
  • Basıldığı Ülke: Kosova
  • Sayfa Sayıları: ss.359-374
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Tarım yaşamsal açıdan son derece stratejik bir sektördür. Dünyadaki gelişmiş ülkelerin halen tarım konusunda destekler vermeleri ve uluslar arası iktisat teorisinin uzmanlaşma teorilerine uygun davranmamaları bunun göstergesidir. Geleneksel gelişme ve kalkınma tipi, gerek sanayide gerekse tarım sektöründeki sürekli üretim artışı hırsı, çevre dengelerini alt-üst etmiş, sorumsuzca yapılan üretim-tüketim ilişkilendirilmesi sonucunda dünyanın doğal yapısı bir uçuruma doğru sürüklenmektedir.  Bu olumsuz sürecin tersine döndürülmesi ve geri dönüşümü olmayan doğanın korunması için her alanda yapılabilecek bir şeyler vardır.

Özellikle stratejik açıdan çok önemli olan tarım konusunda; toprağı, hayvanları, bitkileri, böcekleri ve insanları bir bütün olarak kabul eden ve doğal çevreyi bozmadan tarım yapmayı amaçlayan organik tarım, doğal tahribatı önleyecek önemli bir yöntemdir. Organik tarım metodu 1920’li yıllarda ortaya çıkmış, 1985’li yıllarda da ülkemizde faaliyete başlamış ve yaygınlaşmaya devam etmektedir.

Konuyla ilgili kavramsal açıdan birçok çalışma yapılmış olup, bu bilgilerin uygulayıcılara ulaştırılamaması ve anlatılamaması önemli bir sorundur. Çalışmamızda organik tarımın önemi, insan sağlığı açısından gerekliliği, uygulanabilirliği, yaygınlaştırılmasında uygulanacak yöntemler gibi sorunlar irdelenmiş ve sorunlara çözümler üretilmeye çalışılmıştır.

Tarımsal politikaların uygulanmasında devletin etkin rol alarak özel sektöre öncülük etmesi ve organik tarımın yaygınlaştırılmasının sağlanması önemli bir hedeftir. Bu amaçla devletin ve özel sektörün konumu ile ilgili görüşlere yer verilmiştir.

Çalışmanın hazırlanmasında kaynak taraması ve istatistikî veri analizi yöntemlerinden faydalanılmıştır.

Agriculture is a vitally strategic sector. The fact that the developed countries in the world still support agriculture and do not act in accordance with the specialization theories of the international economic theory is an indicator of this. The natural structure of the world is being dragged into an abyss as a result of the traditional development and development type, the ambition of continuous production increase both in the industry and the agriculture sector, as a result of the irresponsible production-consumption association that has upset the environmental balances. There is something that can be done in every field to reverse this negative process and to protect the irreversible nature.

Especially in agriculture, which is very important from a strategic point of view; Organic agriculture, which accepts the soil, animals, plants, insects and people as a whole and aims to do agriculture without disturbing the natural environment, is an important method to prevent natural destruction. Organic farming method emerged in the 1920s, started to operate in our country in 1985 and continues to become widespread.

There have been many conceptual studies on the subject, and it is an important problem that this information cannot be conveyed and explained to the practitioners. In our study, problems such as the importance of organic agriculture, its necessity in terms of human health, its applicability, the methods to be applied in its dissemination were examined and solutions were tried to be produced.

It is an important target for the state to take an active role in the implementation of agricultural policies and to lead the private sector and to ensure the dissemination of organic agriculture. For this purpose, opinions about the position of the state and the private sector are given.

In the preparation of the study, literature review and statistical data analysis methods were used.