44. Türk Ulusal Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Kongresi, Antalya, Türkiye, 15 - 19 Kasım 2023, ss.141-142
AMAÇ:Tükrük bezleri kompleks histolojik yapılarından dolayı, tükrük bezi tümöral kitleleri diğer baş-boyun tümörlerine göre nadir görülmekle birlikte çok faklı histopatolojik tiplendirmeler ve farklı şekilde karşımıza çıkabilmektedir. Parotis non-Hodgking lenfomaları diğer malign tümörlere göre daha az görülmektedir. Hem ileri yaş olması, farklı prezentasyon göstermesi ayrıca parotis parankiminden ve aksesuar bölgesinden kaynaklı lenfoma olması nedeniyle sunduk.
OLGUNUN ÖZELLİKLERİ:Sağ yüz yarımın da ve kulak önünde giderek büyüyen yaklaşık 8 aydır mevcut olan şişlikleri nedeniyle kliniğimize başvuran hastanın sağ premaksiller bölgede parotis yüzeyel lobu lateral komşuluğunda ve masseter kası lateralinde, bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonanans görüntülemelerin de homojen kontrastlanan yaklaşık 3x1,5 cm kitle ve ayrıca intraparotideal yaklaşık 3x1 cm kitle raporlandı. Sağ yüz yarımında fasiyal sinir fonksiyonları normal idi. Biyokimyasal ve hematolojik parametreleri normal idi.
TEDAVİ VE PROGNOZ:Hastanın sağ zigomatik bölge ve masseter kası lateralindeki kitleden ince iğne aspirasyon biyopsisi yapıldı. Sitomorfolojik özellikler daha çok lenf nodu aspirasyonu lehine olarak raporlanmasına rağmen, tükrük bezi parankimine ait epitelyal hücresel eleman görülmediği belirtildi. Manyetik rezonans görüntülemeleri ve mevcut sitolojik bulgular ile düşük dereceli hematolenfoid maligniteler net ekarte edilemeyeceğinden ve sekonder invaziv tümorlerde olabileceğinden dolayı genel anestezi altında sağ yüzeyel parotidektomi yapılarak, yüzeyel parotis dokusu ile birlikte intraprotideal kitle emniyet marjlarıyla eksize edildi. Aynı zamanda sağ zigomatik bölge aksesuar parotis lokalizasyonu ile uyumlu masseter kası lateralindeki kitle de çevre dokulardan emniyetli bir şekilde eksize edildi. Frozen çalışmasında öncellikle iki spesmende lenfoma lehine değerlendirildi. İki bölgeden de eksize edilen tümöral dokuların histopatolojik sonuçları klasik folliküler lenfoma olarak raporlandı. Ameliyat sırasında fasiyal sinirin bukkal dalları tümöral kitlelerin içinden geçtiği ve tümöral doku ile sarılı olduğu için, bukkal dalı tümöral kitle ile birlikte eksize edildi. Hematolenfoid malignite olarak raporlanan hasta hematoloji bölümüne tedavi ve takip planlaması için yönlendirildi. Ayrıca hastanın yaşı gereği eşlik edebilecek otoimmün romatolojik hastalıkların ekartasyonu açısından romatoloji bölümüne yönlendirildi.
YORUM:Hastamızın hem yaşı hem de sağ premaksiller bölgede bulunan parotis ve masseter bölgede farklı kitlelerin olması, kıvamlarının sert ve cilde çok yakın olması aynı zamanda bilateral juguler zincir de palpabl kitlelerin olması nedeniyle yüzeyel parotidektomi ve tümöral kitlelerin eksizyonu yapıldı. İnce iğne aspirasyon biyopsisi bize her zaman tam net bilgi veremediğinden ve insizyonel biyopsi önerilmediğinden dolayı revizyon cerrahilerine gerek kalmayacak şekilde tanısal cerrahiler öncellikle planlanmaktadır. Fasiyal mimik hareketlerinin fonksiyonlarında önemli rol oynayan fasiyal sinir ve dallarının parotis bölgesinde olması kitlelerine cerrahi yaklaşımı zorlaştırmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Folliküler lenfoma, parotis malign kitlesi, parotis non-Hodgkin lenfoması, fasiyal sinir, aksesuar parotis