Covid-19 Pozitif Koku Bozukluğu Olan Hastaların Nazal Olfaktor Mukozal Alanın Değerlendirilmesi


Creative Commons License

Aksoy A., Çırakoğlu M. F., Bingöl F., Özel Bingöl B.

15. Uluslararası Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Kongresi 9-11 Haziran 2023, Ankara, Türkiye, 9 - 11 Haziran 2023

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Covid-19 Pozitif Koku Bozukluğu Olan Hastaların Nazal Olfaktor Mukozal Alanın Değerlendirilmesi


Giriş: COVİD-19(Coronavirus disease 19) hastalığındaki koku bozukluğunun etyopatogenezinde birçok neden öne sürülmesine rağmen tam suçlayıcı faktör henüz bilinmemektedir. COVİD-19 pozitif hastalardan koku bozukluğu olanların nazal olfaktör mukozal alanın enflamasyon durumunun ortaya konulup etmenlerle ilişkisinin ortaya konulması amaçlanmaktadır. Gereç ve Yöntem: COVID-19 pozitif olup koku bozukluğu şikayeti nedeniyle kliniğimize başvuran 18 yaşından büyük 65 hastanın verileri retrospektif olarak incelendi. Travma öyküsü, koku ve tat bozukluğu geçmişi olanlar, nazal cerrahi geçirenler, nazal polipozisi olanlar, gebeler, emzirenler ve pediatrik yaş grubu olanlar çalışmaya alınmadı.Çekilen paranazal sinüs bilgisayarlı tomografi (PNSBT)’leri analiz edilerek, nazal olfaktör mukozal alanda enflamasyonun varlığına göre tutulum olup olmadığı değerlendirildi. Hastaların cinsiyet, yaş, septum durumu, tat bozukluğunun varlığı, koku bozukluklarının türü ve koku bozukluğunun COVID-19 pozitifliğiyle birlikte gelişim sürecine göre istatistiksel açıdan analizleri yapılarak ilişkileri ortaya konuldu. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 31,6±12,4’di. Çalışmaya alınan olguların % 27,7 (n=18)’ü erkek ve yaş ortalamaları 35,67±14,7(18-79), % 72,3 (n=47)’si kadın ve yaş ortalamaları 29,91±11,1 (18-54) idi. Koku bozukluğu türü açısından hastaların 7’sinde hiposmi, 12’sinde anosmi,12’sinde kakosmi, önce anosmi sonra kakosmi olanlar 18, anosmi+sonra hiposmi 11 ve hiposmi+kakosmi birlikteliği olanlar ise 5 kişi idi. Tat bozukluğu olanların sayısı ise 49 (%75,4) idi. Nazal septum deviasyonu 37(%56,9)’sinde mevcut idi. COVİD-19 pozitifliği ile aynı anda koku bozukluğu semptomu gelişenlerin sayısı 43(%66,2) iken, sonra gelişen hastaların sayısı 22(%33,8) idi. Çekilen PNSBT’lerinde 8(%12,3) hastanın nazal olfaktör mukozal alanda enflamasyon ile uyumlu tutulumu mevcut iken, 57 hastada (%87,7) herhangi bir enflamasyon gözlenmedi. Olfaktör mukozal alandaki enflamasyon gelişiminin hastaların yaşı(p=0,37), cinsiyeti(p=0,51), tad bozukluğunun durumu(p=0,97), koku bozukluğunun mevcut süresi(p=0,12) ve gelişim süreci (p=0,81) ile koku bozukluğu türüne(p=0,054) göre istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki yoktu. Olfaktör mukozal alanın tutulumuyla hastalarda septum deviasyonun olması, istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki saptandı (p=0,009 <0,05). Sonuç: Nazal olfaktör mukozal enflamasyon tutulumunun, bu çalışmada bakılan etmenler içinde sadece septum deviasyonuyla olması istatistiksel açıdan anlamlı ilişkili olduğu gözlendi.

Anahtar Kelimeler: COVİD-19, Koku Bozukluğu, Anosmi, Paranazal Sinüs Bilgisayarlı Tomografisi, Tat Bozukluğu.