Guggenheim Müzesinde Going Dark Sergisi ve Görünmezliği Görünür Kılan, Kavramsal Sanatın Gücü


BULUT Ş.

Sinop Üniversitesi sosyal bilimler dergisi, cilt.8, sa.2, ss.864-889, 2024 (Hakemli Dergi) identifier

Özet

Yaşadığımız dünyada insanların kendine benzemeyeni yabancı olarak gördüğüne ta-nıklık etmekteyiz. Bu çalışma, bir toplumda sürekli ötekileştirilen, renginden dolayı görünmezliğin içine itilen, yok sayılan, kaybolan ve görünür olmaya, bulunduğu yer-den sesini duyurmaya, belki de gizlenmeye çalışan ve bunun yarattığı gerilimi anlatan sanatçıların sergisine odaklanmaktadır. 20 Ekim 2023 tarihinde New York’ta Guggen-heim Müzesinde açılan Going Dark (Karanlığa Gitmek) çoğunluğu siyahi ve yarısın-dan fazlası kadın, 28 sanatçıdan oluşan bir grubun 100'den fazla eserini ağırlayan bir sergi olmasıyla dikkat çekicidir. Sergide yer alan çalışmalar 1980'lerden günümüze kadar gelse de özel bir seçkiyle 1960'larda ve 70'lerde üç ikonik sanatçı (Charles Whi-te, David Hammons, Faith Ringgold) tarafından meydana getirilmiştir. Görünürlüğün sınırındaki çağdaş figürlerden oluşan sergi, çağdaş sanat yardımcı küratörü Ashley James ve küratör asistanı Faith Hunter tarafından düzenlenmiştir. Dolayısıyla dünya-da yaşayan insanların bazılarının kendilerini üstün gördüğü, görmek istemediği renk-lerin görünmezliğinin ardında bir hayat olduğunu, hepsinin tek isteğinin görünür ve anlaşılmak olduğunu, söyleyecek sözlerinin çok derin anlamlar barındırdığını vurgu-layan sergi çağdaş denilen toplumların Kavramsal sanatın 1960-1970’lerdeki gelişi-mini göstermesi açısından da önemlidir. Bu ilişki bağlamında araştırma, Nitel araştır-ma yöntemlerinden betimsel analiz ve mantıksal akıl yürütme teknikleri benimsene-rek, incelenen literatür ve çalışmalarla sınırlandırılmıştır. Bulgular, sanatçıların izleyici üzerindeki ve kavramsal sanatın algı üzerindeki etkisini göstermiştir. Sonuçlar ise, Going Dark sergisinin estetik bir deneyimin ötesinde, izle-yicileri felsefi ve kritik düşünmeye sevk ettiğini, sanatın sınırlarını zorlayarak toplum-sal normlar ve bireysel varoluş hakkındaki algılarımızı sorgulattığını göstermiştir.
In the world we live in, we witness that people see those who do not look like them as foreigners. This study focuses on the exhibition of artists who are constantly margina-lized in a society, pushed into invisibility because of their color, ignored, lost and trying to be visible, to make their voices heard from where they are, perhaps to hide, and the tension this creates. Opening on October 20, 2023 at the Guggenheim Museum in New York, Going Dark is a remarkable exhibition of more than 100 works by a group of 28 artists, mostly black and more than half of them women. Although the works in the exhibition date from the 1980s to the present day, a special selection was created by three iconic artists (Charles White, David Hammons, Faith Ringgold) in the 1960s and 70s. The exhibition of contemporary figures on the edge of visibility is organized by Ashley James, associate curator of contemporary art, and Faith Hunter, curatorial assistant. Therefore, the exhibition, which emphasizes that there is a life behind the invisibility of colors that some of the people living in the world consider themselves superior and do not want to see, that all they want is to be visible and un-derstood, and that their words have very deep meanings, is also important in terms of showing the development of Conceptual art in the 1960-1970s in societies called con-temporary. In the context of this relationship, the research was limited to the literature and studies examined by adopting comparative analysis and logical reasoning tech-niques from qualitative research methods. The findings show the impact of the artists on the audience and the impact of concep-tual art on perception, and the results show that Going Dark exhibition, beyond an aesthetic experience, encourages the audience to think philosophically and critically, pushing the boundaries of art and questioning our perceptions about social norms and individual existence.