Üriner inkontinanslı kadınlarda cinsel fonksiyonların ve umutsuzluk düzeylerinin incelenmesi


Creative Commons License

Güney D., Ertekin Pınar Ş.

Androloji Bülteni, cilt.26, ss.99-107, 2024 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 26
  • Basım Tarihi: 2024
  • Doi Numarası: 10.24898/tandro.2024.65471
  • Dergi Adı: Androloji Bülteni
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.99-107
  • Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Araştırma üriner inkontinans tanısı alan kadınlarda cinsel fonksiyonların ve umutsuzluk düzeylerinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. GEREÇ ve YÖNTEMLER: Tanımlayıcı araştırmanın örneklemini Türkiye’de Karadeniz bölgesinde yer alan bir Eğitim Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Servisi’ne yatışı yapılan 111 kadın oluşturmuştur. Veriler Kişisel Bilgi Formu, Pelvik Organ Prolapsusu/İdrar İnkontinansı Cinsel Fonksiyon Soru Formu (PISQ-12) ve Beck Umutsuzluk Ölçeği (BUÖ) ile toplanmıştır. BULGULAR: Cinsel fonksiyon açısından en düşük puan emosyonel (5,39±4,19), daha sonra eş ile ilgili (9,60±2,17) ve fiziksel davranış (17,12±3,28) alanı ile ilgilidir. Beck umutsuzluk ölçeği puan ortalaması 6,01±4,41’dir. PISQ-12 alt alanlarından emosyonel (r=-0,359; p=0,001), fiziksel davranış (r=-0,364; p=0,001) ve PISQ-12 toplam puan (r=-0,499; p=0,001) ile BUÖ puanları arasında negatif yönlü orta düzeyde istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmıştır. Yaş, eğitim, çalışma durumu, aile tipi ve ilaç kullanma durumu, menopoza girme, doğum sayısı ve cinsel ilişkide idrar kaçırma durumuna göre kadınların PISQ-12 toplam puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır (p<0,05). Ayrıca yaş, eğitim, menopoza girme, doğum sayısı ve cinsel ilişkide idrar kaçırma durumlarına göre de BUÖ puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmuştur (p<0,05). SONUÇ: Kadınlarda en çok etkilenen cinsel fonksiyon alanı emosyonel alandır. Genel olarak cinsel fonksiyonlarında daha az bozulma saptanmakla beraber, umutsuzluk düzeyleri ortalama değerin altında ve düşük düzeydedir. Umutsuzluk düzeyleri arttıkça üriner inkontinansın emosyonel ve fiziksel davranışa yönelik cinsel aktivite üzerindeki etkisi artmakta, genel olarak cinsel fonksiyon düzeyleri kötüleşmektedir.

OBJECTIVE: The study aims to evaluate sexual functions and levels of hopelessness in women diagnosed with urinary incontinence. MATERIAL and METHODS: The sample for this descriptive research consisted of 111 women admitted to the obstetrics and gynecology department of a training and research hospital in the Black Sea region of Türkiye. The data were collected using the Personal Information Form, Pelvic Organ Prolapse/Urinary Incontinence Sexual Function Questionnaire (PISQ-12), and Beck Hopelessness Scale (BHS). RESULTS: Regarding sexual function, the emotional domain had the lowest score (5.39±4.19), followed by the partner-related domain (9.60±2.17), and the physical domain (17.12±3.28). The mean BHS score was 6.01±4.41. There was a statistically significant negative correlation between the PISQ-12 emotional domain (r=-0.359, p=0.001), physical domain (r=-0.364, p=0.001), PISQ-12 total score (r=-0.499, p=0.001) and the BHS scores. Significant differences were found in women’s PISQ-12 total scores based on age, education, employment status, family type, medication use status, menopause, number of births, and experience of urinary incontinence during sexual intercourse (p<0.05). In addition, statistically significant differences were found in the mean BHS scores based on age, education, menopause status, number of childbirths, and experience of urinary incontinence during sexual intercourse (p<0.05). CONCLUSION: The emotional domain was the most affected domain of sexual function in women. Overall, their sexual functions were less impaired, and levels of hopelessness were generally below average, at a low level. As women’s levels of hopelessness increase, the impact of urinary incontinence on sexual activity in terms of emotional domain and physical domain increases, resulting in an overall deterioration in sexual functions.