Bir Hatt-ı Hümayun Yeniçeri Tarihini Özetlemeye Yeter mi?


Yüksel A.

Tarihin Peşinde (Uluslararası Tarih ve Sosyal Araştırmalar Dergisi), sa.5, ss.1-16, 2011 (Hakemli Dergi)

Özet

Bu çalışmaya temel teşkil eden Hatt-ı Hümâyun; Sultan II.Mahmud'a (1808-1839), ayrıca 1815 senesine aittir. Hatt-ı Hümâyun’da birbirinden farklı iki hadiseden bahsedilmektedir. Bunlardan ilki Yeniçeri Ocağı'nın Bektaşîlikle olan münasebetine dair izler taşırken, diğeri imparatorluktan kopma emelinin peşine düşen Rumların istiklallerini kazanma yolundaki ilk kıpırdanışlarının Yeniçerilerde ve devlet merkezinde uyandırdığı akislere ilişkindir. Hatt-ı Hümâyun'un böyle bir çalışmaya konu olması ise; söz konusu hadiselerin aktarımından ziyade, Yeniçerilerin; onlar karşısındaki girift tavırlarına, tarihe karışmazdan yaklaşık 10 sene evvel geldikleri noktaya ve bilhassa gittikleri sonun kaçınılmazlığına bir kez daha şahit olabilmekten mülhemdir.  

The basis of this study, the Hatt-ı Hümâyun (the own writing of the Ottoman Sultan), belongs to Mahmud II’s (1808-1839) and the year of 1815. Two different events are mentioned in the Hatt-ı Hümayun. The first one had some tracks concerning the relation of the Jenissary Association with the Bektashi order and the other is the first movements of the Rums on the way of gaining their independence with the aim of seperating from the Empire and its reflections over the the Jenissaries and the center of the government. The existence of the Hatt-ı Hümayun in such a study based on the complicated attitudes of the Jenissaries, the point that they had reached 10 years before they disappeared and unfortunately witnessing their inevitable collapse once more.