KADIN SAĞLIK ESTETİK, Doç. Dr. Nilüfer Tuğut, Editör, İstanbul Tıp Kitabevi, İstanbul, ss.81-111, 2022
Kadın sağlığı alanında son yıllarda önemli adımlar atılmakla birlikte, halen karşılanmamış birtakım gereksinimlerinin
olması nedeniyle bir geçiş sürecindedir.
Nüfusun giderek yaşlanması ve sağlığın
sosyal belirleyicilerindeki dönüşümler
özellikle “üreme sağlığı, beslenme, bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan (kronik/ süreğen) hastalıklarla” ilgili kadınların mevcut hastalık yüklerini daha da artırmıştır.
Buna paralel olarak, kadın sağlığına ilişkin dünya genelindeki öncelikler; anne
ve çocuk sağlığına yönelik dar kapsamlı
yaklaşımdan, daha geniş bir “cinsel sağlık ve üreme sağlığı” çerçevesinde yaşam
boyu bir yaklaşıma dayanan kadın sağlığı anlayışına dönüşmeye başlamıştır. Kadınlarla ilgili uluslararası platform
ve toplantılarda, kadınların var olan
durumlarının iyileştirilmesine ve güçlendirilmesine vurgu yapılmakta ve kadınların güçlendirilmesinin temelinde,
sağlıklarını geliştirmenin yattığı belirtilmektedir. Ülkemiz nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan kadınların sağlığı
kendisi açısından önemli olduğu kadar,
doğurup yetiştirdiği çocuklarının sağlığı
açısından da önemlidir. Çünkü sağlıklı
kadın, sağlıklı çocukların, sağlıklı çocuklar ise “sağlıklı bir toplumun” temelini
oluşturmaktadır.